türkü misali
geceyi bölen ateş yığınında
bölük pörçük sevdalar vardı
hep kızıl güller vardı önlerinde
hep derin mavilikler
yarım yaşanmışlıklarla dolu günler
toz bulutuna karışıp gittiler
gittiler bir daha gelmemecesine
ağıtlarla
türkülerle gittiler
bir hıçkırıktı takılan yüreklerine
bir haykırış
bir yalnızlık
dünden kalan sevilmişlikleri
sıcak bir bakış olmayacak artık
duvarlar gibi hayalleride yıkılmış
saçak altlarında yatarken
bir ışık ararken yarına
boş gözlerle bakan yüzler
acı dolu yürekler
yarım yaşanmışlıklarına sarılıyor
ve ağlıyor çocuklar
sarılarak soğumuş bedenlere
korkularına sarılarak uyuyorlar
bedenlerini kavuran soğuğa
açlığa direniyorlar umutla
yer sallanıyor
uğulduyor gök
ve sevebildiklerince haykırıyorlar
yarınlara