Nil/ gün haza sevdiğim bir periye isimdi
Çaydanlığımın isi sevdaya dair imdi
İlmek ilmek dokunan nazlı ipek kilimdi
Öyle bir an geldi ki veda etti ansızın
Bu vedanın ardından sandım ki dağ yıkıldı
Nilgüne bir hâl oldu beni divane kıldı
Ben hüzünle hem demken nere gitti bir tanem
Artık tadım kalmadı çayım acıdı dem dem
Ne günün tadı kaldı ne Nilgün iklimimde
Bir hüzün sağanağı okunan saklı imde
Düştüğüm bu ahvalin acaba suçu kimde
Harflerin takati yok benim ise mecalim
Tefrika ediliyor sayfa sayfa bu hâlim
Ben hüzünle hem demken nere gitti bir tanem
Artık tadım kalmadı çayım acıdı dem dem
Ben sükût ehli iken sırrımı ifşa ettim
Mecalsizlik içinde aşk dergâhına yettim
Aşk yurdunda üşüyen anlamsız keyfiyettim
Yazıp çizdiğim sözler görmedi yârden kabul
Kalemim çok üzüldü dedi sebebini bul
Ben hüzünle hem demken nere gitti bir tanem
Artık tadım kalmadı çayım acıdı dem dem
Çayım acıdı dem dem bulamadım bir çare
Adım tarihe geçti biçareden biçare
Hüzün makamındayım yüreğim pare pare
Benim bu ahvalimi anlamadı hiç Nilgün
Nilin serinliğini ateşe verdi hep gün
Ben hüzünle hem demken nere gitti bir tanem
Artık tadım kalmadı çayım acıdı dem dem
Ankara, 05.02.2018 İbrahim Kilik