Çiçek Hüzünle Seyredermiş suyu, su ise neşe ile bakarmış çiçeğe, kimisinde hüzün kimisinde neşe farketmez ki, AŞK ın çeşitli halleri var işte...
çiçek seni seviyorum demiş suya, su ise bende seni seviyorum demiş. her akşam önünde büklüm büklüm olurmuş çiçeğin, su
ertesi gün çiçek '' ama ben seni çok seviyorum'' demiş suya, sus ise ''bende seni çok seviyorum'' demiş, çiçek çekilmiş köşesine fakat ertesi gün tekrar suya ''ben seni gerçekten çok seviyorum'' demiş, su ise ''bende seni gerçekten çok seviyorum'' demiş.
çiçek çevirmiş başını tekrar mahzun bir biçimde ve sabahı düşünerek getirmiş, ertesi akşam su tekrar çiçeğe baktığında çok solgun görmüş. çiçek artık ne soru soruyor ne de konuşuyormuş.
su bu durumdan ürkerek gidip bir hekim çağırmış, hekim muayene ettikten sonra acaba ''sevgilimin nesi var'' demiş. hekim ise ''çiçekten artık umudun kesilmesi gerektiğini'' bildirmiş. bunun üzerine su, ''hastalığının ne'' olduğunu sormuş. hekim ise şöyle bir cevap vermiş ''herhangi bir hastalığı yok ama derdini soracak olursan susuzluk'' demiş
demekki seni seviyorumun karşısında, ''bende'' demek yetmiyor arkadaşlar