Şair Ekrem’di, /İspirto kokulu teksirlere,
En güzel şiirleri yazan, /Kopyasız..
Dolap aramalarında, /Toplanırdı bütün kızlar,
Fotoğraflardan..
Boşuna okumuşum Matematiği,
Edebiyatla sevişirken..
Tarih derslerinde, /İyi giderdi Coğrafya,
Coğrafya’da, /Tarih..
Ne çektiysek, /Neşet’ten, /Çekmediğimiz kadar..
Abdül’ün balıkları olmasaydı, /Akvaryumunda,
Yemlenmek için, /İthal yemlerle,
Hepimiz halen okuyor olurduk..
Kütüphane sorumlusu, /Berrin’di,
Sağlık Ansiklopedisinin,
Cinsel Bilgiler kısmını uhuyla yapıştıran..
Berrin olmasaydı, /Yatılı okumazdık sanki..
Müzik odasında, /Tanışmıştık,
İçi dolu ördeklerle, /Müziksiz..
Hep kavga çıkardı, /Yemek sırasında,
Aç kalmazdık yine de,
Birbirimizi yemekten..
Kız Lisesinin pencereleri görünürdü,
Yatakhaneden, /Yalnızlık çektiren..
Tel örgülere bir kere takıldık, /Düşerken,
Dursun’un eline, /Kalkamadık..
Basket maçlarında, /Evlenirdi herkes,
Süleyman Çelebi’nin kızlarıyla,
Şehrin trafiğini, /Şahit kılarak..
Çilli Aydont’tu (Aydoğan) bizi, /Çay Bahçesine diye,
Orduevine arka kapıdan sokan..
Ahçılar uğurladı bizi, /Komutanların önünden,
Ön kapıdan, /Kepçelerle..
O yokuşu, /Kaç kez çıktı ayaklarım,
Kaç ayakkabıyla..
Hep aynı cafe’de enselenirdik, /Nedense,
Tik’li Murat’ın yüzünden..
Eski bina’da okurduk, /Kıskanırdı bizi,
Yeni Binadakiler, /Göremedikleri için,
Ticaret Lisesi’nin girişini..
Geceleri hiç uyutmadı bizi, /Tolga’nın,
Sayıklamaları..
Kaç kere unuttum, /Dolabımın anahtarını,
Dolap içinde, /Tamer sağolsun..
Ne kazıkçıydı kantin, /Geceleri bisküvileri,
İki katına satarken..
Evci çıktığımda, /Anlardım özgürlüğü,
Derinden..
Döndüğümde Pazar akşamları, /Yalnızlığı..