Bozuk Paralar/Aşklar ve Kitaplar
bir avuç dolusu bozuk para ile gelirken kitapçıya;
avucuma ne kadar çok bozuk para sığdırabileceğimi düşündüm
ve sonsuz sayıda sıfırın hiç yer kaplamayacağını...
bozdurulmuş aşkları düşündüm / ne kadar çoktular
hemen hepsi avucumda / sanki hiç yoktular
kaç kitap alabilirim bu bozuk paralarla
hiç
oysa hepsini istiyorum...
hiç kimseyi alamam / bozdurulmuş aşklarla
hemen hepsi hatırımda / bütünlet gel diyorlar
hepsini okusam bu kitapların
en çok kim / ne olurum
merak ediyorum...
kitaplar ve yazarlar / iç içe duruyorlar
usu / aşkı paylaşarak / bizi biz yapıyorlar
anne ve çocuk mu
çocuk ve anne mi diye soruyor kadın
telefonun öbür ucundakine
belli ki gelecek misafir için çok telaşlılar
okuyup öğrenecekler anne olmayı / işte bu zor
saf doğalarıyla çocuklar / bizi büyütüyorlar
kitapçının ortasında
kucakladığım kitapların sırtına yasladığım
faturanın ödendi nüshasına bunları yazıyorum
bütünleri verdim / bozukluklar hala elimde
kitaplarım / insanlarım / rafta duruyorlar
kısım kısım ayrılmış / safta duruyorlar
paralarım...bozuk paralarım
anlıyorum ki yetmeyecek
istediğim bütün kitapları almaya
ve yarım aşklarım yetmeyecek
olmak istediğim insan olmaya
romanlar ve kahramanlar / beni çağırıyorlar
her biri gerçek gibi / lafla doğ(u)ruluyorlar
gidiyorum
geçtiğiniz yollardan geçip öyle geleceğim
inançlı / dirençli / safta yer edineceğim
-sevgilime-gidiyorum / hala bir ümit varken
bozukluklarımı / aşklarımı / kendimi bütünleteceğim
b.e.e