Yazıyorum.
Galiba çok yazıyorum.
Yazma yeteneğimi,varsa, kontrol eden beyin
hücrelerim hareketli bugünlerde.
Günde birkaç yazı yazıyorum.
Hızımı alamıyorum:
Şiir yazıyorum.
Deneme yazıyorum.
Eleştiri yazıyorum.
Yazmasam deli olacaktım dediğim olaylara tanık
oluyorum ve çalaklavye yazıyorum.
Yazdıklarımı da izedebiyat.com okuyucuları ile
paylaşıyorum anında.
Bize bu güzel bir imkanı sunan site yöneticilerine
teşekkür ediyorum.
Siteleri daim olsun,tıklanma oranları artsın.
Yalnız…
İçim rahat değil pek.
Sebep şu:
Okuyucuları bıktırıyor muyum acaba bu kadar sık
yazmakla.
Ana sayfasına bakıyorum sitenin,bazen üç yazımın
başlığını görüyorum.
Bundan rahatsız olduğumu sanmayın,pek bi
memnunum açıkçası.
Velakin,içimdeki ruh diyorum hani,siteyi yavaş yavaş
ele geçirmeye mi çalışıyor,şüpheleniyorum.
Bugün 4.(yazıyla dördüncü) yazım bu.
Uzatmak da istemiyorum.
Burada izedebiyat.com ailesine sesleniyorum :
Kötü niyetimi deşifre ettim.
Sitenize sahip çıkın.
Yoksa bir gün sitenin adının nuhkenis.com olarak
değiştiğini görüverirsiniz.
Henüz hiçbir şey için vakit geç değil.
Anlayacağınız…
Biri beni durdursun!