İnsanız
Bir takım kaygılarla yaşarız
Bazen kederin bendinde nefes nefese kalırız
Kimi vakitte içinden çıkamaz ağlarız, ah u zarla efkârlanırız
Aslında
Evvela kendimizden mesulüz
Kalbi ve nefsi lekeleri nizam etmek için çabalarız
Ve fakat yinede duramayız, kimi zaman akıl danelik yaparız
Bireysel
Hak ve hukukun farkında mıyız
Medeni ve şer i şerife uygun ve gerekçelimi yaşamaktayız
İman ettiğimiz umdelerin itikadı konularına evet, vasıl mıyız
Etrafta
Parkta, bahçede, mecliste
Sanki her nefes bir hüküm sahibi ve yetkili
Aklına geldiği gibi konuşuyor ve hatta telkinde bulunuyorlar
Ne kadar
İnsanın ruhi ve zihni yapısını
İçinde bulunduğu açmazları, elem ve ezalarını
Hiç bilmeden, kendi heves ve hevası uğruna ahkâm kesiyorlar
Gariptir
Hayatın son demlerini yaşayan
Evde bulamadığı muhabbeti aramak için yol arayan
Her türlü garipliğin miskinliğinde nöbet tutan, bunu hak sayan var
Zaten
Yeni nesil olan gençler
Ve özellikle hevesin esaretinde bekleşenler
Nefsi arzuları için sere serpe serilip edepten nasipsiz görgüsüzler
İnsan
Ruhu ve kalbiyle anlamlıdır
Aklı ve bilgisiyle yol alması murat edilen candır
Vaktin ve nefesin bir zamanı vardır, an içinde saklanan hazandır
Her kim
Tebliğ ve irşat için heveslenirse
Hâkim kürsüden bağıran vaizler gibi davranmasın
Kendilerini garantiye almış tüccar misali bol keseden atmasınlar
Öncelikle
Efendimiz Hazreti Muhammed(s.a)i
Hakkıyla tanımayı, hallerinde yaşatmayı gaye edinsinler
Üç beş ayet okuyarak, son derece ahenksiz bağırarak irşat yapılmaz
Neden
Edebi hassasiyeti
Tevazuu gibi bereketli libası giymezler
Adabı muaşeret, bir insanın zaruretidir sadece belli maksat için kullanır
Her türlü
Bağnazlık dışlanmıştır
Evrensel bir dinin müntesibi olan bu gerçeği bilmelidir
İnsana irfan ve erdem kazandıran hassasiyetler göz ardı edilmemelidir
Her kim
Düşlemeden düşünüyorsa
Ve aklına geldiği nispette maksadını sıralıyorsa
İlimden, irfandan, edep ve adaptan yoksun olan bir bedendir, sefildir
Mustafa CİLASUN