Ne geceler eskittim hasretinden yokluğunda
Pranga pranga yıldızları gömdüm gönlüme
Yola düştüm
Dile
Ateşlere düştüm tütün gözlüm yokluğunda
Kilitledim gönlümü sandıklara
Kanıyorum
Düşlerime düşen tütün gözlerin içimde
Öylece cayır cayır yanıyorum
Bir gece ayrılık vurdu beni
Bir gece tütün gözlerin
Bir gece hasretin vurdu
Bir gece öptüğüm göğüslerin
Yokluğunda
Sanki kalleş bir militanın
Binbeşyüz metreden kullandığı kanas'ın namlusundan çıkan
Kahpe bir kurşunla kalbimden vuruldum
Yokluğunda
Senin için Tanrının Azraili ile bile dost arkadaş oldum
Bir seni özledim
Birde tek seni
Her defasında
Her vuruluşumda
Daha çok kanadım
Daha da çok çekti seni canım
Ateşlere düştüm tütün gözlüm hasretinden
Bir daha dünyaya gelsem
Bir daha Tanrıdan isterim seni
Bir daha severim gönülden
Bir daha severim seni Allahına kadar
Tenin,
Gözlerin
Kokun
Ateşli sevişmelerden sonra üstünde uyuduğum memelerin
Bir türlü gözlerimin önünden gitmiyor geceleri sabahlara kadar
Hasretin salladı kalbimi deprem gibi kökünden
Hasretin yanardağ oldu lavladı
Hasretin kan seli olup ciğerlerimi, kalbimi bastı
Ben boğuldum
Ateş topu olup döne döne delipte giriyorsun kalbime
Hiç acımıyorsun
Çöl kumlarının yakıntısını işliyorsun
Afetlerin yıkıntısını
Hepsinden kanlı göz yaşlarını yüklüyorsun bana
Hiç insafın yok mu?
Hiç mi acımıyorsun?
Bu ne işkence döktüğün, şu yanık si-neme
Ateşlere düştüm tütün gözlüm hasretinden
Eriyorum
Bitiyorum
Yeşil yaprakların dalına düşmüş kurt gibi
İçin için kemiriliyorum
Daha gözleri açılmamış yavru bir kuzu gibi kokunu ve seni istiyorum
Anasından yeni doğmuş, emzikte süt bekleyen
Bir bebek gibi seni bekliyorum
Aklını her hangi bir şeyden yitirmiş
Bir deli gibi seni özlüyorum,
Şu hasretin
İki kaşımın arasından dom dom kurşunu gibi vuruyor
Hasretin giyotin gibi dilim dilim tenimi parçalıyor
Şu hasretin
Soğukta buz gibi içimi üşütüyor
Kar düştü beynime, kalbime
Tek kaybım sen değilsin
Galiba aklımıda üşütüyorum
Ateşlere düştüm tütün gözlüm hasretinden
Alev alev tutuşuyorum
Şimdi kara kışa teslim yüreğim
Şimdi karanlık gecelere
Şimdi acının dehlizlerine
Yıldız gibi içime parıldadığın günler çok geride kaldı
Kalbimi kim aldı?
Kim?
Kim?
Kime kaldı?
Neye kaldı?
Niçin kaldı?
Nerede kaldı hiç bilmiyorum
Bildiğim bir şey varsa
O'da senin özleminden canlı bir cenaze gibi dolaşıp
Denizdeki balıklara
Yaprağını dökmüş ağaçlara
Soğukta kar altında çöplüklerde yiyecek arayan martılara
Ve İstanbul'a seni anlatıyorum,
Seni ne kadar çok sevdiğimi söylüyorda
Bağıra çağıra haykırıyorum canım
İşte ben sadece bunu biliyorum
SENİ ÇOK SEVİYORUM
Ateşlere düştüm tütün gözlüm hasretinden
Alev alev tutuşuyorum oy
Seni yazdım kalbime
Seni yazdım meleklerin yerine
Seni yazdım gökteki yıldızların içine
Seni yazdım alev alev tüten şu tenime
Seni yazdım
Seni yazdım
Ooof tütün gözlüm,
Of
Hasretini yudum yudum içiyorum
Of!
Kibar TAVASAV